Pazartesi, Eylül 08, 2025

ABD’nin En Büyük Düşmanları Çin’de Ne Yapıyor?

chn

ABD Başkanı Donald Trump’ın izlediği politikalar küresel dengeleri hızla değiştirirken, bu hafta Çin’den yayılan görüntüler yeni bir jeopolitik tabloyu gözler önüne serdi. Pekin’de düzenlenen askeri geçit töreninde Çin, Rusya ve Kuzey Kore liderleri aynı sahnede yer alarak Washington’a güçlü bir mesaj verdi. Nükleer kapasiteye sahip üç ülkenin bu ortak görünümü, ABD’nin ittifak sistemine ve “kurallara dayalı düzene” yönelik en açık meydan okumalarından biri olarak değerlendirildi.

Axios’un aktardığına göre, töreni uzaktan takip eden Trump, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’e “Putin ve Kim’e ABD’ye karşı iş birliğinden dolayı selamlarımı ilet” mesajını gönderdi.

İran’ın da dâhil olduğu ve analistler tarafından “Çalkantı Ekseni” olarak nitelendirilen bu blok, Ukrayna savaşı sürecinde iş birliğini derinleştirdi. Kuzey Kore cepheye asker gönderirken, İran kamikaze dronlarla destek verdi; Çin ise ekonomik ve diplomatik imkanlarını devreye soktu. Buna rağmen, özellikle Moskova ile Pekin arasındaki ekonomik dengesizlik ve bölgesel rekabet, ittifakın kırılgan yanlarını ortaya koyuyor. Yine de ortak düşman imgesi, tarafları bir arada tutuyor.

80. Yıl Dönümünde Güç Gösterisi

Geçit töreni, Japonya’nın II. Dünya Savaşı’nda teslimiyetinin 80. yılı vesilesiyle düzenlendi. Törende yeni nesil nükleer kıtalararası balistik füzeler, lazer teknolojisine sahip savunma sistemleri ve devasa su altı dronları tanıtıldı. Şi Cinping konuşmasında, “Çin ulusu hiçbir zorbanın tehdidiyle geri adım atmaz ve her zaman ileriye yürür” ifadelerini kullandı.

Sürpriz Kare: Modi’nin Katılımı

Bir gün önce ise dikkat çekici bir fotoğraf dünya basınına yansıdı. Hindistan Başbakanı Narendra Modi, Çin ve Rusya liderleriyle Tianjin’de düzenlenen ekonomik zirvede el ele poz verdi. Bu görüntü, ABD’nin Hindistan’ı Çin karşıtı stratejisinde temel ortak olarak konumlandırma planlarını zora sokabilecek nitelikteydi. Şi’nin Modi’ye “Ejderha ve Fil birlikte yürümeli” mesajı, Washington’da endişeyle not edildi.

Bununla birlikte, bu eksenin etkisi sınırsız değil. Örneğin, İsrail ve ABD’nin İran’a yönelik saldırıları sırasında Çin ve Rusya sahaya somut bir müdahalede bulunmadı. Çin, Rusya’ya enerji gelirleri sağlasa da doğrudan silah yardımı yapmıyor. Hindistan ise ABD ile yaşadığı gerilimlere rağmen, Çin’in bölgesel politikalarına karşı temkinli duruyor.

Sonuç olarak, Biden yönetimi ABD karşıtı güçlerin yakınlaştığını görerek müttefiklere daha sıkı sarıldı. Trump ise ABD’yi “sert yumruk” olarak konumlandırmaya devam ediyor. Analistler, ABD karşıtı blokun son yıllarda güç kazandığını, buna karşın Batı ittifakının iç uyumunun zayıfladığını vurguluyor.