Yapay zekâ yarışında liderliği elinde tutmak isteyen OpenAI, yeni dönemin altyapı devrimine hazırlanıyor. Ancak bu kez tartışma teknoloji kapasitesinden çok enerji tüketimi etrafında dönüyor.
Şirketin CEO’su Sam Altman, Nvidia ortaklığıyla kurulacak yeni nesil veri merkezlerinin New York şehrinin tamamından daha fazla elektrik tüketeceğini açıkladı.
100 Milyar Dolarlık “Yapay Zekâ Fabrikaları”
OpenAI ve stratejik ortağı Nvidia, toplamda 10 gigavatlık kapasiteye sahip dev yapay zekâ veri merkezleri kurmak için hazırlıklara başladı.
Nvidia’nın bu proje kapsamında 100 milyar dolara kadar yatırım yapması bekleniyor.
Bu merkezler, yalnızca dil modellerini değil; görüntü, video ve biyoteknoloji tabanlı büyük modelleri de çalıştıracak altyapıya sahip olacak.
Altman’ın açıklamaları, teknoloji dünyasında büyük yankı uyandırdı. Çünkü bu ölçek, artık klasik “veri merkezi” kavramını aşıp, adeta “enerji emen yapay zekâ şehirleri” inşa etmek anlamına geliyor.
“Stargate” Projesiyle Tüketim İsviçre’yi Geçiyor
OpenAI’ın planladığı dev tesislerden biri olan “Stargate” projesi, Teksas’ta Oracle ortaklığıyla halihazırda faaliyette.
Yeni kurulacak beş ek tesisin devreye girmesiyle, toplam enerji ihtiyacının 17 gigavata kadar çıkması bekleniyor.
Cornell Üniversitesi Enerji Sistemleri Mühendisliği Profesörü Fengqi You, bu tüketimin İsviçre veya Portekiz gibi ülkelerin toplam enerji talebinden bile yüksek olduğunu vurguluyor.
Profesör You, “OpenAI’ın planladığı enerji kapasitesi, neredeyse iki Avrupa ülkesini aynı anda besleyebilecek düzeyde” ifadelerini kullandı.
Veri Merkezleri Küresel Enerji Krizini Derinleştiriyor
Uzmanlar, yapay zekâ destekli bilgi işlem sektörünün enerji talebinin önümüzdeki beş yılda iki katına çıkabileceği konusunda uyarıyor.
BloombergNEF verilerine göre yalnızca ABD’de veri merkezlerinin enerji tüketimi, 2024’teki 35 gigavattan 2035’e kadar 78 gigavata ulaşacak.
Bu artış, küresel enerji arz-talep dengesi üzerinde ciddi baskı oluşturacak.
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) raporlarına göre, 2030’a gelindiğinde bilgi işlem faaliyetleri küresel enerji tüketiminin yüzde 12’sini oluşturabilir. Bu oran, 2020’lerde tüm ulaşım sektörünün payına yakın.
Su ve Karbon Ayak İzi Alarmı
Enerji sorunu kadar ciddi bir diğer konu da su kullanımı.
Veri merkezlerinin soğutma sistemleri, devasa miktarda su tüketiyor.
Sadece OpenAI ve Oracle’ın Teksas’taki mevcut merkezinde, yıllık su tüketiminin yarım milyon evin tüketimine eşdeğer olduğu bildiriliyor.
Bu durum, iklim krizinin yoğunlaştığı bölgelerde yerel su kaynaklarının tükenmesi riskini gündeme getiriyor.
Çevre uzmanları, teknoloji devlerinin karbon-nötr hedefleri açıklamalarına rağmen, pratikte emisyon azaltma konusunda geride kaldıklarını belirtiyor.
“Yapay Zekâ Devrimi” mi, “Enerji Felaketi” mi?
OpenAI’ın devasa projeleri, yalnızca teknolojik kapasite açısından değil; enerji politikaları, çevre yönetimi ve sürdürülebilir kalkınma açısından da yeni bir tartışma başlığı açıyor.
Bazı ekonomistler, bu projelerin “dijital devrim”i hızlandıracağını savunurken; çevreciler, insanlığın “enerji krizini dijital biçimde yeniden ürettiğini” öne sürüyor.
Sonuç: Geleceğin Yapay Zekâsı Elektrikle Yazılacak
Yapay zekâ teknolojisi artık yalnızca kodlama değil, enerji ekonomisi meselesi haline geliyor.
OpenAI’ın dev veri merkezleri, insanlığın dijital kapasitesini büyütürken aynı zamanda enerji kaynaklarıyla çatışan bir dönüşümün sembolü olacak gibi görünüyor.