Financial Times’ın haberine göre, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC), adanın kuzeyindeki kumarhane sayısını mevcut 32’den 64’e çıkarmayı hedefliyor. Ada yönetimi, haziran ayında uzun süredir yürürlükte olan kısıtlamaları kaldıran yeni bir yasayla bu adımı resmileştirdi.
Türkiye’deki yüksek enflasyonun KKTC’yi de derinden etkilediğini belirten gazete, pandemi sonrası toparlanma sürecinin de ekonomik kriz nedeniyle sekteye uğradığını vurguluyor. Kumarhanelerin sayısının artırılmasıyla, turizm gelirlerini yükseltmek ve Türkiye’den daha fazla turist çekmek amaçlanıyor.
Ancak bu karar, yerel halk arasında ciddi endişelere yol açtı. Dünya Bankası ile çalışan ekonomist Mertkan Hamit, “Suç ekonomisini sistemimize davet ettik. Covid’den sonra ekonomiye giren unsurların çoğu karanlık taraftan geliyor” ifadeleriyle risklere dikkat çekti.
AB’nin ticareti teşvik eden girişimlerinde görev alan Kemal Baykallı da aşırı bağımlılığın siyasi maliyetine işaret ederek, “Kıbrıs sorununu çözemezsek elimizde sadece bu tür faaliyetler kalıyor. Türkiye yatırımlarına bağımlılık arttıkça siyasi yük de artıyor” dedi.
Öte yandan eylülde görüşülmesi planlanan yeni bir yasa tasarısı da kaygıları artırıyor. Yabancı para yatırımlarına %3 faiz verilmesini öngören tasarı, uzmanlara göre kara para aklama riskini büyütebilir.
Pandeminin Kuzey Kıbrıs ekonomisinde yarattığı büyük darbe, liranın değer kaybı ve %36’yı bulan enflasyon, halkın alım gücünü zayıflatmış durumda. Önceden güneyden kuzeye alışverişe gelen Rumlar bile artık fiyatların daha ucuz olduğu güneyi tercih ediyor.
Uzmanlara göre, yeni yasa değişiklikleri kısa vadede turizm gelirlerini artırabilir; ancak ekonomiyi giderek daha fazla kumar turizmine bağımlı hale getirecek ve “kara para riski”ni büyütecek.
