Birleşik Krallık Gizli İstihbarat Servisi’nin (MI6) Başkanı Richard Moore, görevini bırakmadan önce son büyük konuşmasını İstanbul’da yaptı. Moore’un konuşması, yalnızca bir veda niteliği taşımakla kalmadı; LGBT+ haklarından Rusya-Ukrayna savaşına, istihbarat dünyasında çeşitlilikten ajan devşirme çağrılarına kadar geniş bir yelpazede kritik mesajlar içerdi.
Türkiye ile Özel Bağ: “İkinci Vatanım”
Moore, İstanbul’daki konuşmasına Türkçe başladı ve Türkiye’yi “ikinci vatanım” olarak tanımladı. Eşiyle birlikte sekiz yıl Türkiye’de yaşadığını hatırlatarak, kızının İstanbul’da dünyaya geldiğini söyledi. Beşiktaş taraftarı olduğunu da vurgulayan Moore, Türkiye ile kişisel bağlarının güçlü olduğunu belirtti.
MİT ile Yakın İşbirliği
Moore, MI6 başkanı olarak görev yaptığı dönemde Türk istihbaratıyla kurduğu yakın ilişkiden övgüyle bahsetti. Hakan Fidan ve İbrahim Kalın’ı “samimi dostlar” olarak niteleyen Moore, Türkiye’nin bölgesel istikrar, Suriye’nin geleceği, DEAŞ ile mücadele ve Kafkasya’daki dengelerde kritik bir rol oynadığını vurguladı.
Gizli Serviste Çeşitlilik ve LGBT+ Açılımı
Konuşmasında kurum içindeki dönüşümleri de anlatan Moore, MI6’da çeşitlilik politikalarına önem verdiklerini belirtti. Kadın ajanların operasyonlarda liderlik üstlenmeye başladığını, etnik azınlıklardan gelen personelin üst düzey pozisyonlara yükseldiğini söyledi. En gurur duyduğu anlardan birinin ise MI6’nın geçmişte LGBT+ bireylere yönelik ayrımcılığı için resmi özür yayınlaması olduğunu dile getirdi.
Rusya’ya Sert Eleştiriler: “Putin Çiğneyemeyeceği Lokmayı Isırdı”
Moore, konuşmasının en geniş bölümünü Rusya’ya ayırdı. Vladimir Putin’in Ukrayna’da barış niyetinde olmadığını belirterek, “Putin Ukrayna’yı hafife aldı, kolay zafer bekledi ama yanıldı” dedi. Rusya’nın Ukrayna’yı tamamen boyunduruk altına alacak kapasiteye sahip olmadığını vurguladı.
İstanbul’dan Ruslara Çağrı: “MI6 ile Temasa Geçin”
Konuşmanın en dikkat çeken kısmı ise Moore’un Rus vatandaşlara yönelik açık çağrısı oldu. “Putinizme tabi olmak istemeyen, gerçeği paylaşmak isteyen herkesi MI6 ile temasa davet ediyorum” diyen Moore, yeni “Sessiz Kurye” adlı karanlık ağ portalının lansmanını İstanbul’dan duyurdu. Bu platformun, Rusya başta olmak üzere çeşitli ülkelerden gönüllü ajan devşirmek için kurulduğu anlaşıldı.
Teknolojinin ve yapay zekânın istihbarat dünyasında yeni imkânlar sunduğunu kabul eden Moore, insan unsurunun her zaman temel kaldığını belirtti. Bu noktada açıkça, “Biz gizli ajan devşirir ve yönetiriz, yaptığımız iş budur” sözleriyle istihbaratın özünü yalın bir şekilde ifade etti.
Türkiye’nin Jeopolitik Önemi ve Mesajın Arkası
Moore’un veda konuşmasını İstanbul’da yapması tesadüf değildi. Türkiye’nin jeopolitik konumuna dikkat çekerek, ülkenin Batı ittifakı açısından kritik olduğunu söyledi. Ancak Rusya’ya dönük sert mesajlarını Türkiye’den vermesi, Ankara’nın Moskova ile denge politikasını zorlayabilecek bir hamle olarak da yorumlandı.
MI6 Geleneği ve “Hayali Hançer”
Konuşmasını kişisel bir muhasebe ile sonlandıran Moore, MI6’yı yönetmenin hayatının ayrıcalığı olduğunu ifade etti. Görevi devrederken, kurumun geleneği olan “yeşil dolmakalem”i halefine bırakacağını açıkladı. “Pelerinimi çıkarıyorum, hayali hançerimi kınına koyuyorum” diyerek istihbarat dünyasına veda etti.
Moore’un bundan sonra ne yapacağı merak konusu. Kendisinin “belki bir roman yazarım” sözleri esprili bir yanıt gibi görünse de, Financial Times’a göre Londra, Washington D.C. büyükelçiliği için Moore’un adını ciddi şekilde değerlendiriyor. Eğer bu gerçekleşirse, Moore’un kariyeri yeni bir diplomatik boyut kazanabilir.
