Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Şanghay İşbirliği Örgütü’nün (ŞİÖ) 25. Devlet Başkanları Konseyi Zirvesi için bulunduğu Çin’in Tiencin şehrinde, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile bir araya geldi. Görüşmede iki ülke arasında mevcut istişare ve işbirliği mekanizmalarının düzenli şekilde işletilmesinde mutabık kalındı.
Erdoğan, Tiencin Konukevi’nde gerçekleşen görüşmede, ekonomik iş birliğini kapsamlı şekilde değerlendirdi. İkili ticaretin dengeli ve sürdürülebilir hâle gelmesi için yatırımların artırılması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, özellikle dijital teknolojiler, enerji, sağlık ve turizm alanlarının büyük potansiyele sahip olduğunu belirtti. Çinli firmaların Türkiye’de yatırım yapması için koordinasyonun artırılmasının faydalı olacağını dile getirdi. Erdoğan ayrıca, Orta Koridor ile Çin’in “Yol ve Kuşak Girişimi”nin uyumlaştırılması için ortak adımlar atılmasının önemine değindi.
Görüşmede Türkiye’nin “Tek Çin” politikasına verdiği destek tekrarlandı ve iki ülke arasındaki ilişkilerin stratejik boyutu vurgulandı. Ayrıca Gazze’deki insani kriz, Rusya-Ukrayna savaşı, Suriye’nin kalkındırılması gibi bölgesel ve küresel konular da ele alındı.
Küresel Barış ve Diplomasi Vurgusu
Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmede yaptığı konuşmada, ŞİÖ Zirvesi vesilesiyle yeniden bir araya gelmekten memnuniyet duyduğunu belirtti ve “Küresel yönetişimin geliştirilmesine dair girişiminiz takdire şayan bir adımdır” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin dış politikada güven tesis etme, diyalog kanallarını açık tutma ve krizleri çözme iradesini sürdürdüğünü ifade eden Erdoğan, Karadeniz Tahıl Girişimi örneğine atıfta bulunarak, milyonlarca insanın gıda güvenliğinin sağlanmasına katkıda bulunulduğunu hatırlattı. Ayrıca, Antalya ve İstanbul’da yürütülen barış görüşmelerinde Türkiye’nin diplomasi trafiğini sürdürdüğünü ve insani koridorların açılmasına aracılık ettiğini vurguladı.
Erdoğan, Gazze’deki duruma da dikkat çekerek, “Mevcut uluslararası sistem, bu krizlerin üstesinden gelmekte ve masumların haklarını korumakta yetersiz kalıyor. Türkiye’nin tavrı nettir; insan ve insan hakları siyasetimizin merkezindedir. Sivil halkın güvenliği, insani yardımlara erişim ve kalıcı ateşkes için yürüttüğümüz çalışmalar artarak devam ediyor” dedi. Filistin meselesinde kalıcı barışın ancak 1967 sınırları temelinde başkenti Doğu Kudüs olacak bağımsız bir Filistin Devleti ile mümkün olacağını vurguladı.
Bölgesel İşbirliği ve Küresel İstikrar
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölgesel barış için atılan adımların çok cepheli olması gerektiğini belirterek, ekonomik bağlantılar, altyapı projeleri, enerji işbirlikleri ve kültürel değişim gibi unsurların güveni pekiştirdiğini söyledi. Türkiye’nin, farklı coğrafyalarda yürüttüğü projelerle küresel istikrarı güçlendiren, insani yardım kapasitesini artıran ve çok taraflı platformlarda çözüm üreten bir aktör olmayı sürdürdüğünü ifade etti.
Erdoğan, Tiencin’deki ŞİÖ Zirvesi’nin Türkiye’nin bölgesel ve küresel meselelerde görüşlerini paylaşması açısından önemli bir platform olduğunu vurgulayarak, Çin ile tarihsel ve kültürel bağların binlerce yıl öncesine dayandığını, diplomatik ilişkilerin 1971’den bu yana kapsamlı bir şekilde geliştiğini hatırlattı.
Güven ve İşbirliği Mesajı
Zirve kapsamında Şi Cinping ile gerçekleştirdiği görüşmenin, öncelikle iki ülke arasındaki güvenin pekiştirilmesine ve ikili ilişkilerin derinleştirilmesine katkı sağlamasını temenni ettiğini belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
“Türkiye olarak geçmişten aldığımız güç ve tecrübeyle bugünü şekillendiriyor, yarını barış, güven ve iş birliği temeli üzerinde inşa ediyoruz. Attığımız her adım, bölgemizden başlayarak dünyaya yeni ufuklar açmaktadır. ‘Tuhaf zamanlardan geçerken’ güven tesis etme, diyalog kanallarını açık tutma ve krizleri çözme iradesiyle sorumluluk üstlenmeye devam edeceğiz. Uluslararası toplumun, ortak vicdan ve müşterek çıkarlar etrafında birleşmesi, daha adil ve müreffeh bir dünyanın kapısını açacaktır.”
Görüşmeye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, MİT Başkanı İbrahim Kalın ve Türkiye’nin Pekin Büyükelçisi Selçuk Ünal da katıldı.
