2024 yılının sonunda dünya siyaset sahnesi, neredeyse imkânsız görünen bir olaya tanıklık etti: Eski bir cihatçı lider, Beşar Esad’ı devirerek Suriye’nin başkanı oldu. Gerçek adı Ahmed Şara olan ve uzun süre Abu Mohammed al-Golani takma adıyla tanınan bu figür, bugün BM Genel Kurulu’nda konuşacak ilk Suriye lideri olarak dünya sahnesine çıkıyor.
Geçmişin Gölgesinde
Şara’nın geçmişi, sıradan bir siyasetçinin biyografisinden çok farklı. 1982’de Suudi Arabistan’da doğan Şara, Irak işgalinden hemen önce radikal örgütlerle temasa geçti. 2003’te ABD güçlerine yönelik saldırılarla anıldı, 2005’te tutuklandı ve yıllarca gözaltında tutuldu. Serbest kaldıktan sonra Suriye’ye dönerek iç savaşa katıldı, El Kaide’nin Suriye kolu Nusra Cephesi’ni kurdu ve başkent Şam’da intihar saldırıları düzenledi.
İsyancıdan Devlet Adamına
Yıllar içinde pragmatizme yönelen Şara, özellikle 2015’ten sonra kendisini “ılımlı muhalif lider” olarak yeniden tanımladı. Kaçırılan Katolik rahiplerin serbest bırakılması, Hristiyan topluluklara özür mektupları gönderilmesi ve intihar saldırılarının sona erdirilmesi bu dönüşümün somut adımları oldu. Bugün ise askeri üniformasını bırakıp diplomatik toplantılarda şık takımlarla boy gösteriyor.
ABD’nin Şüpheli Dostluğu
New York Times’a konuşan eski ABD Büyükelçisi Robert S. Ford, 2012’de Şara’nın liderliğindeki saldırılar yüzünden Şam’daki Amerikan elçiliğini kapatmak zorunda kaldığını hatırlatıyor. Ancak aynı Ford bugün, Şara’yı “sert bir İslamcı cihatçıdan çok otoriter bir devlet adamına” evrilen bir figür olarak tanımlıyor. Bu dönüşüm, Washington’un da kafasını karıştırıyor: Bir zamanlar düşman ilan edilen bir isim, bugün ABD ile müzakere masasında.
BM Genel Kurulu’nda İlk Mesaj
Şara’nın bugünkü konuşması, sadece Suriye için değil tüm Orta Doğu için tarihi bir dönüm noktası olacak. Hâlâ ABD ve BM tarafından “terörist” olarak sınıflandırılmış olsa da, fiilen devlet başkanı olarak kabul görüyor. Uluslararası toplum, Şara’nın otoriter bir istikrar mı, yoksa yeni bir çatışma dalgası mı getireceğini merak ediyor.
Belirsiz Gelecek
Şara’nın liderliği, hem destek hem de korku yaratıyor. Suriyelilerin bir kısmı onu ülkeyi toparlayabilecek güçlü bir figür olarak görürken, insan hakları örgütleri güvenlik güçlerinin mezhepsel şiddette rol oynadığını ve yönetimin baskıcı bir çizgiye kaydığını vurguluyor. Bu nedenle “yeni Suriye’nin” geleceği hâlâ belirsiz.