Cumartesi, Kasım 22, 2025

F-35 mi, Eurofighter mı Daha İyi? NATO Tatbikatında İki Uçağın ‘İt Dalaşı’ Gerçeği Ortaya Çıktı

war

Ankara dün tarihi bir savunma anlaşmasına imza attı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile İngiltere Başbakanı Keir Starmer arasında yapılan görüşmeler sonucunda, Türkiye’nin 20 adet Eurofighter Typhoon savaş uçağını yaklaşık 10,7 milyar dolar karşılığında satın alması resmiyet kazandı. Anlaşma, Türkiye’nin uzun yıllar süren savaş uçağı tedarik sürecinde yeni bir dönemin kapısını aralıyor.

Katar ve Umman’dan alınması planlanan 12’şer adetlik ek Eurofighter alımı için görüşmeler devam ederken, bu adım Türkiye’nin hava gücü modernizasyonunda Batı ile yeniden yakınlaştığının da sembolü olarak görülüyor.

2019 yılında Rusya’dan S-400 hava savunma sistemleri alımı nedeniyle F-35 programından çıkarılan Türkiye, o tarihten bu yana savaş uçağı filosunu yenilemek için alternatif arayışındaydı. İngiltere, Almanya, İspanya ve İtalya ortak üretimi Eurofighter Typhoon’un satın alınması, bu arayışın somut bir sonucu oldu. Almanya’nın uzun süredir devam eden vetosunun kalkmasıyla birlikte anlaşma resmen tamamlandı.

Starmer, Ankara’daki imza töreninin ardından Londra’ya dönerken yaptığı açıklamada, “Eurofighter sattım, 20 bin kişiye istihdam sağladım” diyerek anlaşmanın Birleşik Krallık sanayisine de ekonomik bir can suyu olduğunu vurguladı.

F-35 ve Eurofighter: Hangi Uçak Gerçekte Üstün?

Eurofighter Typhoon ve F-35 Lightning II, NATO’nun farklı dönemlerde geliştirdiği iki stratejik savaş uçağı. Ancak aralarındaki fark, yalnızca yaş ya da teknoloji değil, felsefi bir tasarım tercihiyle de ilgili.

F-35, ABD’nin Lockheed Martin firması tarafından geliştirilen, beşinci nesil “görünmezlik teknolojisine sahip” bir savaş uçağı. Düşman radarlarına yakalanmadan uzun menzilli saldırılar yapabilen F-35, hava muharebesinden çok bilgi üstünlüğüne ve ağ merkezli savaş konseptine dayanıyor.

Eurofighter Typhoon ise görünmezlik özelliği olmayan, ancak yüksek hız, çeviklik ve manevra kabiliyeti ile öne çıkan bir “dördüncü nesil artı” hava üstünlüğü jeti. Kısacası, biri rakibini görmeden vurmak için tasarlanmış bir gölge savaşçısı; diğeri ise gökyüzünün çevik gladyatörü.

NATO Tatbikatında Gökyüzü Kapışması: Almanya Üzerinde “İt Dalaşı”

Eylül 2024’te Almanya üzerinde gerçekleştirilen bir NATO hava tatbikatı, bu iki efsanevi uçağın nasıl performans gösterdiğine dair önemli ipuçları sundu.

Ramstein Hava Üssü’nde düzenlenen tatbikatta, ABD Hava Kuvvetleri’nden Kaptan Patrick “Hobbit” Pearce F-35A ile, Alman Hava Kuvvetleri’nden Teğmen Alexander “Stitch” Grant ise bir Eurofighter Typhoon ile karşı karşıya geldi.

Pilotlar, birbirlerini tanımadan belirlenen irtifa ve koordinatlarda buluştu. “İt dalaşı” başladığında Typhoon’un çift motoru, F-35’in tek motoruna karşı üstün manevra kabiliyeti sağladı. Agresif dönüşleriyle enerjisini daha az kaybeden Grant, sonunda F-35’in arkasına geçerek “vurulmuş” sayıldı.

Her iki pilot da 9G’ye varan kuvvet altında uçmanın fiziksel olarak ne kadar zorlayıcı olduğunu anlattı. Sonuç şaşırtıcı değildi: Typhoon yakın mesafe çarpışmada kazandı, ancak uzmanlara göre F-35’in asıl gücü uzak mesafede ve görünmezlik kabiliyetinde yatıyor.

Bu durum, savaş doktrinleri açısından da önemli: Typhoon, klasik hava üstünlüğü için geliştirilmiş bir “pilot uçağı”; F-35 ise geleceğin dijital savaş alanlarında görev yapacak bir “uçan bilgisayar”.

Typhoon’un Teknolojisi: Güç, Hız ve Radar Üstünlüğü

Eurofighter Typhoon, görünmezlik yerine güç ve hız dengesine odaklanan bir tasarıma sahip. Uçağın burun kısmında yer alan aktif elektronik taramalı radar (AESA) sistemi, hava sahasını çok daha hızlı tarayabiliyor. Bu radar, geleneksel sistemlere kıyasla %50 daha geniş görüş açısı sunarak pilotlara eksen dışı tehditleri tespit etme imkânı veriyor.

Türkiye’nin satın aldığı Tranche 4 versiyonu, modern sensörleri, dijital karıştırma yetenekleri (DRFM), gelişmiş kokpit sistemleri ve SPEAR 3 gibi uzun menzilli füzeleriyle dikkat çekiyor. Bu, Türkiye’ye sadece savunma değil, elektronik taarruz ve ağ tabanlı savaş alanlarında da üstünlük sağlayacak.

Savunma Sanayii ve Avrupa İçin Yeni Denge

Eurofighter, İngiltere, Almanya, İspanya ve İtalya arasında paylaşılan bir sanayi devrimi ürünü. Şu anda dünya genelinde 9 ülke bu jeti kullanıyor ve toplam 729 adetlik sipariş verilmiş durumda. Buna karşılık F-35 projesinde 19 ülke yer alıyor ve 1.100’den fazla uçak aktif görevde.

Birleşik Krallık son dönemde Tranche 5 Typhoon üretiminden vazgeçti, bu da BAE Systems’in montaj hatlarında boşluk yarattı. Ancak Türkiye anlaşmasıyla birlikte Eurofighter üretim hattının yeniden canlanması bekleniyor.

Bu gelişme, hem Ankara için stratejik bir kazanım, hem de Avrupa savunma sanayii için kritik bir nefes alma anlamına geliyor.

Sonuç: Türkiye’nin Seçimi Jeopolitik Bir Mesaj

Türkiye’nin Eurofighter kararı, yalnızca teknik bir tedarik değil, jeopolitik bir yön değişikliğinin sembolü. Batı ile yaşanan yılların geriliminden sonra Ankara, Avrupa ekseninde yeniden güven inşa eden bir adım attı.

Eurofighter Typhoon, Türk Hava Kuvvetleri için sadece yeni bir uçak değil; Batı savunma sistemleriyle entegrasyonun yeniden tesisi anlamına geliyor.
F-35’in gölgesinde, Typhoon Türkiye için stratejik bağımsızlığın yeni kanatları olabilir.