ABD ile Çin arasındaki küresel teknoloji rekabeti yeni bir boyut kazanıyor. CNN ve Reuters’ın analizlerine göre, son yıllarda hız kazanan “ters beyin göçü” (reverse brain drain) özellikle Trump yönetiminin uyguladığı politikalar nedeniyle ABD’nin en parlak yabancı bilim insanlarını Çin’e kaptırmasına yol açıyor.
Bilim İnsanları ABD’den Çin’e Dönüyor
Son bir yıl içinde, ABD’nin önde gelen üniversitelerinde görev yapan en az 85 üst düzey Çinli bilim insanının ülkelerine dönerek araştırma kurumlarında tam zamanlı çalışmaya başladığı kaydediliyor. Bu göçün yarısından fazlası yalnızca bu yıl gerçekleşti. Maryland Üniversitesi’nden Lu Wuyuan, görevinden ayrılarak Şanghay’daki Fudan Üniversitesi’ne geçtiğini, Harvard’da görev yapan Liu Jun ise istatistik bölümündeki pozisyonunu bırakarak Wuhan Üniversitesi’ne döndüğünü açıkladı.
Akademisyenler, bu eğilimin giderek kalıcı hale geldiğini savunuyor. Lu Wuyuan’a göre, “Çin üniversiteleri bu fırsatı değerlendirmek için olağanüstü çaba harcıyor. Yurtdışında eğitim gören bilim insanlarının ülkeye dönmesi artık oturmuş bir trend. Belki de geri döndürülemez hale gelecek.”
Trump’ın Politikaları Göçü Tetikledi
Donald Trump döneminde yabancı bilim insanlarına yönelik vize kısıtlamalarının artırılması ve H-1B çalışma vizesi başvuru ücretinin 100 bin dolara çıkarılması, ABD’nin bilimsel cazibesini ciddi biçimde zayıflattı. Ayrıca araştırma bütçelerindeki kesintiler, üniversitelerdeki laboratuvar imkanlarını sınırladı. Bu koşullar, özellikle Çinli akademisyenlerin geri dönüş kararını hızlandırdı.
ABD daha önce dünyanın en iyi beyinlerini kendine çekerek teknoloji, yapay zekâ, kuantum bilişim ve biyoteknoloji gibi kritik alanlarda üstünlüğünü pekiştirmişti. Ancak uzmanlara göre mevcut gidişat, ülkenin bu liderliği kaybetme riskiyle karşı karşıya kalmasına neden olabilir.
Çin’in “Beyin Çekme” Stratejisi
Pekin yönetimi, tersine göçü teşvik edecek adımları hızla devreye alıyor. Çin üniversiteleri ve araştırma kurumları, yapay zekâ, robotik, ağ güvenliği ve biyoteknoloji gibi alanlarda dünya çapında araştırmacılar için cazip teklifler hazırlıyor. Araştırmacılara yıllık 3 milyon yuan’a (yaklaşık 17,5 milyon TL) kadar hibe sağlanırken, 1 Ekim itibarıyla yürürlüğe giren “K vizesi” sayesinde yabancı bilim insanlarının Çin’de çalışma ve ikamet süreçleri kolaylaştırılıyor.
Küresel Rekabetin Geleceği
ABD’nin en büyük kozu olan “beyin çekme kapasitesini” kaybetmesi, yalnızca üniversiteler için değil, aynı zamanda Silikon Vadisi ve Pentagon’un araştırma projeleri için de ciddi sonuçlar doğurabilir. Çin’in hızla büyüyen inovasyon yatırımları ile birleştiğinde, bu ters göç trendi önümüzdeki on yıl içinde küresel güç dengesini Washington aleyhine değiştirebilir.
Özetle, Trump’ın sıkı göç politikaları ve bütçe kesintileri, Çin’in “beyin göçünü tersine çevirme” stratejisiyle birleşerek, ABD’nin bilim ve teknoloji alanındaki tarihi üstünlüğünü tehdit ediyor.