East Village’daki bir film galasında şakayla karışık “Artık bir savaş lorduyum!” diyen Steven Simoni için iş hayatı hızla değişti. Bir yıl önce Silikon Vadisi’nin örnek “çıkış (exit)” hikâyelerinden biriyken — 2022’de ödeme şirketini DoorDash’e 125 milyon dolara satan girişimci — şimdi Pentagon kapılarını çalan, yapay zekâ destekli otonom savunma sistemlerine yatırım yapan bir isim.
Bullfrog: Drone avcısı olarak pazarda
Simoni’nin kurucu ortak olduğu Allen Control Systems’in en dikkat çeken ürünü Bullfrog. Üzerinde yapay zekâ ve otomatik nişangâh yazılımları bulunan bu makineli tüfek platformu, özellikle sahada ucuz, çok sayıda ve jamming’e karşı dayanıklı drone tehditlerine karşı tasarlandı. Firma prototiplerin çeşitli versiyonlarına erkek isimleri (ör. “Eminem”) ve Bob Ross gibi lakaplar takarken, Simoni ürünü “Skynet’in küçük kardeşi” esprisiyle tanıttı.
Şirketin iddiasına göre Bullfrog:
- Hedef dronları saniyeler içinde tespit edebiliyor,
- Dakikada hızlı yön değiştirip 400 derece dönebiliyor,
- Lazer, mikrodalga veya AI destekli makineli tüfek kombinasyonlarıyla tehditleri etkisiz hâle getirebiliyor.
Prototip testlerinde M240 tipi makineli tüfekler pickup kasasına monte edilip çeşitli senaryolarda denendi; bazı dronlar düşürüldü, bazıları kaçmayı başardı. Firmanın açıkladığı birim fiyat yaklaşık 350.000 dolar seviyesinde. Şirket, Bullfrog’un hem sabit noktalara hem de otonom araçlara entegre edilebildiğini vurguluyor.
Finansman, görünürlük ve devletle yakın temas
Simoni ve ortağı Luke Allen, daha önce QR kodlu restoran robotlarıyla elde ettikleri girişim tecrübesini savunma teknolojilerine taşıdı. Simoni’nin eski deniz subayı kimliği, Savunma Bakanlığı çevrelerindeki temaslarını güçlendiriyor: Allen Control Systems, ABD Ordusu ve Özel Operasyon kuvvetleriyle prototip testleri ve değerlendirme süreçlerinde olduğu bildiriliyor. Reuters’a göre ordu, yıl sonuna kadar entegrasyon sözleşmesi üzerinde Allen ile süreci sürdürüyor.
Yatırım cephesinde şirket, Craft Ventures gibi aktörlerden ve Trump yönetimiyle yakın teması olduğu iddia edilen çevrelerden toplam 40 milyon dolar civarında fon topladı. Simoni medyada aktif — Fox News’te dron uzmanı olarak yer aldı, podcast yayınladı ve savunma-vc çevreleriyle ortaklıklara girdi. Hatta iddialara göre Trump Jr.’ın kurduğu yüksek aidatlı bir özel kulüp üzerinden bazı teklifler gündeme geldi; Simoni bunu kabul etmediğini söylüyor.
Gerçeklik, reklam ve eleştiriler
Bullfrog’un medyadaki görünürlüğü ve agresif pazarlama stratejisi bazı eleştirileri beraberinde getirdi. Bazı yorumcular Simoni’yi Theranos skandalıyla anıyor; ancak fark şu: Bullfrog prototipleri saha testlerinde çalışır durumda ve ürünün işe yaradığına dair somut kayıtlar mevcut. Yine de eleştirmenler, silahlaşan girişimcilik ile etik kurumların denetimi arasındaki boşluğa dikkat çekiyor.
Teknolojik ve etik sorular
Allen Control Systems’in ürün yol haritasında makineli tüfeklerin yanı sıra dron sensörlerini bozabilen lazer sistemleri ve havadan operasyon yapabilecek “Scourge” adlı bir versiyonun geliştirilmesi de bulunuyor. Şirketin halka açılma ve SPAC planları bulunduğu belirtiliyor.
Bununla birlikte uzmanlar birkaç önemli soru işaretine işaret ediyor:
- Otonom silahların hukukî ve etik çerçevesi: İnsan hakları grupları ve bazı siyasetçiler, hedef tespiti ve ateş yetkisinin tamamen yapay zekâya bırakılmasının kabul edilemez sonuçlar doğurabileceği uyarısını yapıyor.
- Saha performansı ve güvenilirlik: Prototipler test edildi; ancak gerçek çatışma koşullarında jamming, yanlış pozlama, sivil hedef ayrımı gibi zorluklar ortaya çıkabilir.
- İhraç ve denetim: Böyle sistemlerin kime satılacağı, ihracat kontrolleri ve kullanım kısıtlamaları önemli siyaset/diplomasi soruları doğuruyor.
- Askerî doktrin ve strateji etkisi: Ucuz drone tehditlerine karşı savunma kapasitesinin artması, taktikleri ve karşı-taktikleri değiştirecek; aynı zamanda silahlanma yarışı tetiklenebilir.
Silikon Vadisi’nin yeni rotası: kârdan güvenliğe
Simoni örneği, Silikon Vadisi’nin son yıllarda gördüğü dönüşümün bir semptomu: teknoloji sermayesi giderek daha fazla savunma ve güvenlik teknolojilerine yöneliyor. Yatırımcılar, devlet sözleşmeleri ve büyük bütçeler nedeniyle bu alana ilgi gösteriyor; girişimciler de hızla “sivil teknoloji → askeri uygulama” modeline kayabiliyor.
Steven Simoni’nin medyada kullandığı şovmen üslup ve “savaş lordu” esprileri dikkat çekse de asıl soru, Bullfrog gibi sistemlerin sahada ne kadar etkili ve hangi kurallar çerçevesinde kullanılacağı. Hükümetler ve düzenleyiciler, teknolojinin hızına yetişip ulusal güvenlik ile insan hakları arasındaki hassas dengeyi nasıl kuracak, bunu önümüzdeki aylarda daha net göreceğiz.